Yolsuzluklarının hesabını vermekten kaçan, bundan dolayı daha da otoriterleşen, dinî ve millî ajitasyona ağırlık veren, ülkeyi sosyolojik olarak parçalayan, fay hatlarını tetikleyen, atamalarda ideolojik tercihler yapan, liyakat yerine sadakati önemseyen, kurumları zayıflatan, aklı devre dışı bırakan, bir dış tehditten ziyade kendisi ülke için daha büyük bir tehlike haline gelen keyfî bir idarenin nasıl bir aymazlığa sürükleneceğini hafta sonu İsrail`de...
Bu seçimler bize ne söyledi? “Yeter, söz devletindir!” mi? “Yeter, söz çalanlarındır!” mı? “Yeter, söz yalanlarındır!” mı? “Yeter, söz cehaletindir!” mi? Yoksa “Yeter, söz milletindir!” mi? Fakat hangi millet? Gerçekten bir millet mi var Türkiye’de, yoksa bölünmüş toplumlar mı? Hangisi? Sandık bize ne söyledi? Kim “Yeter!” dedi? Ya da “Yeter!” diyen oldu mu?  Yoksa birileri “Yetmez!” mi dedi? “Yetmez, daha fazlası lazım!” mı?  “Milletin sözü diye bir şey yoktur. Ben ne dersem o...
Çünkü bir anlamı olmayacak. Şimdi olacak mı, onu da bilmiyorum. En azından bir kişiye bile ulaşsa ve onun kararını etkilese kendimi iyi hissedeceğim. Bu yazıyı, bu yazı haklı çıkmasın diye yazıyorum. Burada yazıldığı gibi olmasın diye yazıyorum. İşte seçimden sonra yazmak istemediğim o yazı şöyle: “CEHENNEMİN KAPISI YOKMUŞ Bu seçim cehennemin kapılarını kapatma seçimiydi. Öyle zannediyorduk. Meğer o dönemeçleri çoktan geride bırakmışız. Şimdi anladık. Cehennemin kapısı kalmamış ki! Zebaniler...
Bu kadim bir mesele. Tarihteki bütün din ve politika, din ve devlet, din ve iktidar, din ve güç bibliyografyasını göz önünde bulundurun; hepsi bunun örnekleri ile dolu. Sayısız örnekleri ile… İnsanların inanma ihtiyacı vardır. İnsanın akıl ve biliş tarihinin başladığı zamandan beri bu böyle. Aşkın, yüce, ezeli ve ebedi, her şeye gücü yeten bir yaratıcı kudrete inanma, dinler öncesinden bile hep var olagelmiştir. İnsanın bundan...
Birinci bölümde, AKP lideri Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı sıfatıyla ziyaret ettiği Amasra maden faciası bölgesinde, “Biz kader planına iman etmiş insanlarız,” ifadesini kullanması üzerinde durmuştuk. Yazının girişinde, Erdoğan’ın bu açıklaması ile aynı gün, Gülen Hareketi’nin en öndeki isimlerinden Abdullah Aymaz’ın,  “Asr-ı Saadet'ten örnekler ve günümüz” başlıklı yazısını okuduğumu kaydetmiştim. Bu yazının, Cemaat’in özellikle 15 Temmuz sonrası süreçte sıklıkla başvurduğu “yolun kaderi” söyleminin bir...
1,400BeğenenlerBeğen
154,457TakipçilerTakip Et
69,000AboneAbone Ol

Öne çıkanlar